İlkokulda öğrendiğimiz tekerleme var ya;
Kara kedi nerde?- Ağaca çıktı- Ağaç nerde?- Balta kesti- Balta nerde?- Suya düştü- Su nerde?- İnek içti- İnek nerde?- Dağa kaçtı- Dağ nerde?- Yandı bitti- Kül oldu...
Yani anlayacağınız bizim kurumların durumu bu. Sonra Milli Emlak Müdürü’nü aradım ve onunla görüştüm. Sonra Milli Emlak Müdürü’nü aradım ve onunla görüştüm. Kendisi bize aynen şu açıklamayı yaptı;
“Deniz Kulübü’nde şu an yapılan çalışmayla ilgili bir izin alınmadı. Sadece geçen sene binanın çatısının yapılması için izin istenildi, o da verildi. Şuan çalışan iş makineleriyle ilgili yapılan çalışmanın izni yok.”
Milli Emlak, şu an ki çalışmaya Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nün müdahale edebileceğini de ekledi.http://www.inanisgazetesi.com/yazar-burokrasi-sit-alani-ve-at-kosturmaca-2272.html
Şimdi böyle kurum yetkililerimiz varken iş adamları da Zonguldak’ta istediği gibi at koşturuyor.
Bazı yetkililer bize kızıyor ya; ‘Bir şeyi yazmadan arayıp sorun, bilgi alın’ diyorlar ya.
İşte araştırdık, sorduk ama bu sonuç çıktı. ‘Nedir bu korku?’ mu desek, ‘Nedir bu sevgi’ mi desek bilemedim.
SİT alanı içerisinde takır takır iş makinelerini çalışıyor, ilgili kurum müdürlerinden çıt yok!
Böyle kurum müdürlerimiz varken, sadece hipodromda değil, denizde veya SİT alanlarında bile at koşturur!
Derneğinizin Almanya'daki ve Zonguldak’a uzanan çalışmalarını/ilişkilerini ilgi ve merakla izliyorum.
Ne var ki, kültür çalışmalarınızın daha kapsayıcı, tabandan, bürokrasi dışına taşan çerçeveye yayılmasını beklerdim.
Bu arada, çevremdeki sanatçıların ve kurumlarının Almanya'daki hemşehri dayanışma ağından yararlanmayı neden düşünmediklerini de çözemedim.
Yine de kentimizdeki kültür-sanat dernekleri ile gurbetteki yurttaşlarımızın kurumları arasındaki bağın niçin bir türlü kurulamadığı kocaman bir soru işareti olarak duruyor.
Artık bu anlaşılmaz sorunun ortadan kalkmasını bekliyorum, bekliyoruz.
Zonguldak, Ereğli, Çaycuma ve Devrek’de yazarı, çizeri, ressamı fotoğrafçısı, müzisyeni, tiyatrocusu, folklorcusu, sinemacısı ile yerel sanatçılar kültür taşıyıcısı neden olmasınlar?
Bugünün genç sanatçıları; Almanya’ya ilk göçü veren bir kentin tarihinin Avrupa’ya taşınan parçasını neden şimdiden tanımasınlar? Sizin çocuklarınız yeteneklerini Zonguldak ve çevresinde neden sergilemesin, atalarının bırakıp geldiği şehirleri tanımasınlar!
Madem her iki taraftaki derneklerimiz sivil demokratik oluşumlar, o halde aralarındaki bağların ön yargısız kurulmaması için bir neden yok.
19 yıldır Zonguldak’ta kültür-sanat ortamı sunan SergiOdası, arzu ederseniz uzun vadeli, programlı karşılıklı kültür alışverişinde aracı olarak objektif katkı sunmaya hazır olacak.
Çaycuma Belediyesinin Çaycuma Kaymakamlığı birlikte düzenlediği “3. Çaycumalılar Buluşuyor” etkinliğinin programı açıklandı. 5 Mayıs Cumartesi günü Çaycuma Belediyesi önünde toplanmayla başlayan etkinlik 6 Mayıs günü Filyos antik kenti gezisiyle sona erecek. Kent dışında yaşayan Çaycumalıların memleket hasretini gidermek, onların bilgi ve birikimlerini ilçeye aktarmak, bir hafta sonunu hep birlikte geçirerek hemşeri dayanışmasını güçlendirmek ve ilçenin sorun ve çözüm yollarını hep birlikte aramak için planlanan etkinlikte eski Çaycuma Kaymakamı Gökhan Veli Kişioğlu’na fahri hemşerilik beratı takdim edilirken, eski kaymakam Vali Musa Işın da kitaplarını imzalayacak. Hazırlık çalışmalarını Çaycuma ve Çevre Köylerini Kalkındırma Güzelleştirme ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Savaş Çiloğlu başkanlığı bir komitenin yaptığı etkinlikte Çaycuma Belediyesinin bir şirketi olan ÇAYBEL ürünlerinden oluşan bir kent mobilyaları sergisi de açacak.
Ece Çalıkuş: Daha önce bu büyüklükte kişisel verinin istismar edildiği basına yansımamış olsa da bu ne ilk ne de son. CA’nın seçimler için uygulamakla suçlandığı “hedefli pazarlama” (targeted marketing, ad targeting) aslında Facebook’un en temel özelliği, iş modeli ve açıkçası varoluş sebebi. Facebook sizin hakkınızda birçok şeyi biliyor. Aslında bu bilgiler bizden zorla alınan bilgiler değil, gönüllü olarak paylaştıklarımız. Facebook bu bilgileri kullanarak şirketlere “akıllı pazarlama” yürütebilme ortamı sağlıyor. İşte Facebook’un en çok para kazandığı yer de tam olarak bu. Facebook’u ileri seviyede kullanıcı modelleme yapabilen büyük bir reklam platformu olarak düşünebiliriz. Günlük davranışlarınızdan, uzun vadeli tercihlerinize, duygu durumunuzdan, siyasi tercihlerinize kadar pek çok şeyin modellenebildiği bir platformdan bahsediyoruz. Dolayısıyla benzer taktiklerin seçim kampanyalarında kullanılmadığını düşünmek oldukça naif olur. (ZOKEV, KESK, ZFD, folklor kurumları, dernekler, sendikalar, meslek odaları; lokallerinizi, kantinlerinizi kurun, varsa canlandırın... her gün geç saatlere kadar açık kalsın, çay, tost, kurabiye olsun, içkiye bulaşmayın... İnsanın insana ihtiyacı var. Üyelerinizi reklamcılara, istihbaratçılara kaptırmayın...): Ç.Z.http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/teknoloji/949509/Uzmanlar_uyariyor__Her_tiklama_bir_ayak_izi.html
ZOKEV’in etkinlikler kapsamında düzenlediği yazar-okur buluşmalarında ünlü karikatürist Kemal Gökhan Gürses ile Zonguldak eski Vali Yardımcısı Şair Dağıstan Kılıçaslan da yer alacak. Kemal Gökhan Gürses 27 Mart Salı günü AKM küçük salonda anaokulu öğrencileriyle buluşurken, Dağıstan Kılıçarslan ise 31 Mart Cumartesi günü saat 15.00’de TMMOB Maden Mühendisleri Odası lokalinde olacak. Kütüphanecilik Haftasının bir diğer etkinliği olarak da ZOKEV Mütevelli Heyeti Başkanı ve Karikatürcüler Derneği Zonguldak Temsilcisi Kürşat Coşgun 30 Mart Cuma günü İl Halk Kütüphanesinde çocuklara yönelik bir karikatür atölyesi düzenleyecek. ASLI TOHUMCU 29 MART’TA AKM’DETam Program:
