Türkiye kadar bir fotoğrafçı: Birol Üzmez
İzmir’de, Kemeraltı’nın içinde, pek bilinmeyen bir çıkmazda, çoğunlukla önünden geçenlerin neşeyle keşfettiği Mirkelam Hanı durur. İşte o hanın hemen girişinde iki kişinin ancak sığabileceği, müzik taşan, tertemiz bir plak dükkânı göze çarpar. Tezgâhın ardında oturan beyaz saçlı, her zaman meşgul adamın ismi Birol Üzmez’dir. Herkes onu Plakçı Birol diye tanır ama çok az insan bilir ki, Üzmez ülkenin en iyi fotoğrafçılarından birisidir. Aldığı ödüller nedeniyle söylemiyorum bunu. Birol Üzmez, hayatını adadığı fotoğraf serüveninde Türkiye’nin unutulmaz tarihsel kırılma anlarına da tanıklık etmiştir.
“Doğduğum yer Akçakoca. 1960 senesinden fındık zamanı doğmuşum yani ağustos ayında. Tüm aile Akçakocalı ama köklerimizi sorarsan Gürcistan Lazlarıyız biz. Osmanlı Rus savaşından kopup gelmişiz Anadolu’ya. Büyük dedelerimden birisi Sinop Şehitliği’nde yatıyor. Öteki büyük dedemin İstiklal Madalyası bize en güzel mirastır.”
Akçakoca’da fındık bahçesi işleyen aile büyüdükçe, darlaşan geçim yüzünden, yeniden parçalanmaya başlamış. İlk gidilen yer bölgenin en büyük ekonomisine sahip Zonguldak olmuş.
“Önce annemin tarafı yani dayılarım gitmiş Zonguldak’a. Maden ekonomisi çekmiş onları. Büyük Dayım Necdet, Gedik Kömür İşletmesinde torna ustası olunca kalan fertleri yavaş yavaş Zonguldak’a çekmeye başlamış.”https://www.birgun.net/haber-detay/turkiye-kadar-bir-fotografci-birol-uzmez-198657.html