Fotoğraf / Nadir Ede
İşte size, fotoğrafın Nadir Hocası
"Çocukluğumda Zonguldak, ana caddesinden kömür yüklü trenlerin geçtiği bir madenci şehri idi. Kirli bir şehirdi ama geceleri hortumlarla caddelerinin yıkandığını hatırlıyorum. Babam tuhafiyecilik yapardı ve ben tatillerde onunla dükkana gider yardımcı olmaya çalışırdım. İlkokul 4. sınıfa kadar orada okudum."
"İlk önce Teşvikiye’de oturduk o zaman hâlâ tramvaylar çalışıyordu. Sütçü kapımıza süt getiriyordu, musluklardan akan suyu da içebiliyorduk. Bahçe içinde bir eski köşkte oturuyorduk. Ben ilkokulu o zamanki adı ile Maçka 22. İlkokulu’nda bitirdim, daha sonra yine semtimizdeki, daha önce amcalarımın da okuduğu Işık Lisesi’ne gönderildim. Son olarak İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü’nden mezun oldum."
"Sanırım hayatımın en keyifli bölümünden bahsetmeye sıra geldi. 2000 yılında profesyonel reklam fotoğrafçılığı yapmayı bıraktım. Ama, bildiğiniz gibi bu mesleğin emekliliği yoktur. Daha doğrusu severek yaptığınız hiçbir meslekten emekli olamazsınız. Bunu en iyi bilenlerden biri de sen olmalısın sevgili dostum. Ben de stüdyomu kapattım ama mesleği bırakmadım. Bir süre sevgili Akın Mısırlıoğlu’nun “Fotopya” fotoğraf portalında çalıştım. Mimar Sinan Üniversitesi’ndeki görevimin yanı sıra 1980’lerin ortalarından itibaren sanırım bir on beş yıl kadar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü’nde “Görsel Antropoloji” dersini anlattım. 2007 yılından itibaren de artık sadece Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yine fotoğraf üzerine dersler veriyorum. 75 yaşında bir adam için yeter sayılmalı."
Lütfi Özgünaydın, Aydınlık