ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ: 

Gazeteciler yerel çıkar gruplarının ekonomik kıskacı  altında

“Yerel basın ülkede demokrasinin varlığı ve güçlenmesi için vazgeçilmez önemdedir. Kentte yaşayanların kent yönetimine etki edebildiği demokratik mekanizmalardan biri de yerel basındır. Maalesef yerel ölçekli görünen bazı sorunlar aslında ülkemizin temel sorunlarıdır. Rant, rüşvet, adam kayırma, mafya, çıkar amaçlı ve siyasi çeteleşme, yolsuzluk gibi sorunlar Anadolu kentlerinde kangren haline gelmiştir. 

“Bunlara karşı gazetecilik görevini yerine getirerek halkın haber alma hakkını savunan yerel gazeteciler ne yazık ki çoğu zaman saldırıların hedefi olmakta ve ulusal ölçekte seslerini duyurmakta zorlanmaktadırlar. Üstelik pandemi sürecindeki kısa çalışma ve ücretsiz izin uygulamaları nedeniyle yok pahasına gelirlerle ayakta kalmaya çalışmaktadırlar. Gazeteciliği bu koşullar altında sürdürmeye çalışan meslektaşlarımız çoğu zaman yerel çıkar gruplarının ekonomik kıskacı altında varlık yokluk mücadelesi vermek zorunda kalmaktadır."

http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/229955-gazeteciler-yerel-cikar-gruplarinin-ekonomik-kiskaci-altinda 
                  

ZOKEV

SergiOdası'nda Bulabilirsiniz!

Sahil doldurularak inşa edilen Karadeniz Sahil Yolu’nun, doğal limanlara, balıkçı barınaklarına ve yöre halkının sosyal yaşamına etkileri, röportajlar, sembolik anlatımlar ve güçlü bir tonla anlatılıyor.

Rüya Arzu Köksal

Vatandaş HES'lere Neden 

Karşı Çıkıyor?
Cüneyt Özdemir

2020

http://www.maden.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=12522&tipi=2&sube=0

Sene 2007

Güzel bir yaz günü, Vakfıkebir kasabasının Dutluk plajında neşeyle başlayan çocuklar, top oynayan, horon tepen gençler,

https://www.youtube.com/watch?v=Uq8p64Is0AA

        

BAŞKA SAHİLLER YOK OLMASIN DİYE…

Tartışmalı Karadeniz Sahil Yolu’nun ettikleri, Rüya Arzu Köksal ve Aydın Kudu”nun “Son Kumsal” belgeseliyle Batı Karadeniz”e açıldı. Sesleri İnebolu”da kesilmek istendiyse de yolculuk sürüyor.

     

http://www.kameraarkasi.org/yonetmenler/belgeseller/sonkumsal.html

    
https://baharcuhadar.wordpress.com/2008/07/26/baska-kumsallar-yok-olmasin-diye/

    

http://www.turkishmoon.com/sonkumsal/basindan.htm

 “O röportajı yaptığımız köyün batı yakasındayım ben. Çok yakınım o köye. O köyde durumu anlatmaya çalışıyordum. Kovuldum. Kendi köyüne sahip çık, sen nereden biliyorsun diyerek 5- 10 köylü üzerime yürüdü. Katliamdan sonra orayı fotoğrafladım. Kısa, 10 dakikalık bir belgesel yaptım. Kendi köyüme gösterdim. İnsanlar görselden çok daha fazla ikna oluyorlar. Ondan sonra çok şey değişti. Toplantıya gelen herkes, ‘eğer böyleyse biz hayır diyoruz’ dediler. Sen bugün çevre alanında en iyi profesörü getir, köylü onu beş dakika dinlemez. Kafasını sallar gider. Kalplerine, vicdanlarına dokunman lazım. Çok sert durmamak lazım. Sert durduğun zaman muhakkak seni bir partinin içine sokuyorlar. Sen işte şu partidensin, seni dinleyemem diyor.” 

“Bunlar doğal afetler. İnsanların dere yataklarına ev yapması hatalı ama bundan sonra çok daha büyük felaketler bekliyor Karadeniz’i. Dere yatakları, vadiler tamamen molozlarla doldurulmuş. Çok yüksek yağışlarda, buralar kapatıldığı için tıkanmalara neden olacak. Barajlar oluşabilir. Tonlarca su önüne geleni silip süpürebilir. Bu sadece bir depremin öncü sarsıntısı. Oradan para kazanan insanlar lüks yerlerde yaşarken yine köylü orada ölüme terk ediliyor. Ölecek olan yine bizleriz.” 

‘EN SON 638 ASKERLE KÖYE ÇIKARMA YAPTILAR’

https://www.gazeteduvar.com.tr/gundem/2020/08/26/bir-ulkeyi-isgal-eder-gibi-koye-cikarma-yaptilar/ 

Ahmet Boyacıoğlu

Pandemi koşullarında Altın Portakal:
Gösterimler açık havada yapılacak

1 Mart 2020’de sona eren Berlin Film Festivali’nden sonra dünyanın farklı ülkelerinde yapılması planlanan bütün film festivalleri salgın nedeniyle ya iptal edildi ya da ertelendi. Biz Ocak ayında Antalya’da yaptığımız ilk festival toplantısında bu yılın tarihlerini 3-10 Ekim olarak açıklamıştık. Mart ayından itibaren Festivalimizi salgın ortamında nasıl düzenleyeceğimiz konusunda yeni stratejiler geliştirdik. Altın Portakal Film Festivali’nin diğer festivallere göre en büyük avantajı, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne ait festival mekanlarının olması. Ayrıca iklim koşulları da açık hava gösterimlerinin yapılabilmesini mümkün kılıyor. Bu yıl oldukça farklı bir festival ile izleyicilerimizin karşısına çıkacağız. Film gösterimleri, salgına karşı gerekli önlemler eksiksiz alınarak açık hava sinemalarında yapılacak. Jüriler de yarışma filmlerini Atatürk Kültür Merkezi’ndeki Aspendos ve Perge salonlarında izleyecek.
     V
Ülkemizde her yıl iki yüz civarında uzun metraj film çekiliyor, kısa film sayısı daha da fazla. Son on iki ayda düzenlenen festivallere baktığınızda, özellikle yarışmalarda yer alan bazı filmlerin festival festival gezdiğini görürsünüz. Sonuçta birbirine benzeyen yarışmalar ortaya çıkıyor ve bazı filmler de hiç gösterim şansı bulamıyor. ‘Türkiye’de ilk gösterim koşulu’ ile yeni filmlerin izleyici ile buluşmasını amaçlıyoruz. Aslında ulusal yarışma düzenleyen her festival bu yolu izlese sinema sektörüne daha çok katkı sağlanmış, ülkemizde üretilen filmlerin daha fazla tanıtımı yapılmış olur. (gazete duvar)

Ahmet Boyacıoğlu 1953 yılında Zonguldak'ta doğumlu. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu ve yirmi yıl genel cerrah olarak çalıştı. 1988-1995 yılları arasında Ankara Film Festivali'nde Yürütme Kurulu üyesi olarak görev yaptı. 1995 yılından beri Avrupa Filmleri Festivali Genel Sekreterliği ve Ankara Sinema Derneği Başkanlığını yürütmektedir.

2020 Yeni

İlker Özünlü son romanı Derin Virüs’te dünya adını verdiğimiz gezegendeki doğal ve toplumsal çöküşü, adeta bir “Büyük Sonlanma”yı anlatıyor. 

Distopyanın ütopyayla kesiştiği bir gelecek kurgusu içinde insana ve varoluşa dair sorularla örülü romanda gecikmiş bir Maya kehanetinin ayak seslerini dinletiyor bize.

Derin Virüs insanlığın dünyayı kaybediş ve yeniden arayışının anlatısı!

Aşka ve isyana adanmış bir roman. 2020

   

İlker Özünlü

Selanik göçmeni bir anneyle Tarsus’lu bir babanın oğlu olarak Zonguldak’ın Devrek ilçesinde dünyaya gelen İlker Özünlü sırasıyla İstanbul Robert Lisesi ve Marmara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’ni bitirdi.

Kelebeğin Rüyası

ZONGULDAK SİNEMA PLATOSU…

Eski Zonguldak caddeleri, maden tesisleri ve sosyal tesisleri , film platosu gibi çalıştı. Kentte onlarca sinema filmi çekildi, cadde ve sokakları, maden tesisleri film şirketlerinin setiydi. Öyle ki şehirde sinema-film şirketi bile vardı.

Bilinen ve çekimleri Zonguldak'ta yapılan, ulaşabildiğimiz bazı filmlerin çekim tarihleri, isimleri ve teknik bilgileri. Bunlar haricinde bazı kısa sahneleri Zonguldak’ta çekilmiş ve ünlü oyuncuları kadrosunda barındıran sinema filmleri de Zonguldak kent hafızasındaki yerini almıştır.

Şehirdeki Yabancı

http://www.halkinsesi.com.tr/kultur-sanat/zonguldak-sinema-platosu-h56113.html 

Masa Başı Söyleşilerinde yeni konuklar var!

Zonguldak Sergi Odası, masa başı söyleşilerinin yedincisine ev sahipliği yapacak.

19 Ağustos 2020 Çarşamba günü 17.30'da başlayacak olan söyleşiye Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi'nden Mustafa Eyriboyun ve Zonguldak Emek Tarihi Araştırmacısı Erol Çatma katılacak.

Konuşmacılar, geçmişten günümüze kentin kültür, sanat ve bilim hayatına yaptıkları katkılarını anlatacak, katılımcılarla birlikte kentin yakın geçmişini ve geleceğini değerlendirecekler.

Son söyleşinin konukları Atilla Kaya ve Bahaddin Arı

Bugüne kadar gerçekleşen ilk altı söyleşiye kültür-sanat çevresinden Yüksel Yıldırım, Erhal Koltuk, Ramazan Yıldız, Hikmet Kuşhan, Kürşat Coşgun, İ.Kerem Öztürk, İbrahim Akyürek, Özlem Yücesan, Abdullah Bakır, Alaaddin Kara, Necdet Kutoğlu, Mehmet Türkçelik, Atilla Öksüz, Ahmet Tokyay, Engin Çöl, Paylaş Kiraz, Bahaddin Arı ve Atilla Kaya katıldı.

www.67sergi.blogspot.com

(Bu kez masa başında değiliz, uygun aralıklarla, gerekli önlemlerle oturuyoruz.) 

 SergiOdası 

Mithatpaşa Mahallesi Zübeyde Hanım Cad. 19

Arı İşhanı Kat 1 (Zafer Eczanesi Üstü)

0552 331 38 47 Zonguldak

(Bu kez masa başında değiliz, 

uygun aralıklarla, 

gerekli önlemlerle oturuyoruz.)

Dersimiz Fotoğraf

Sadece 50 dakikada : Ücretsiz

 Bir Ömür Tiyatro; Mücap Ofluoğlu 

Ofluoğlu, 1923 yılında İstanbul’da doğmuştu. Küçük yaşlardan itibaren tiyatroya meraklıydı. Lisede oluşturdukları tiyatro grubunda başarı gösterince edebiyat öğretmeni tarafından konservatuara yönlendirildi. Ancak bu yolda attığı ilk adımlar sonuçsuz kaldı. 1938 yılında, 15 yaşında Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü’nün sınavlarına girdi. Konservatuarın açılışının henüz üçüncü yılıydı. Galatasaray Lisesi’nde 100 kişinin katıldığı bir sınava girdi. İlk üçe kaldı, ancak İstanbul’dan sadece bir aday alınacaktı. O da ilerleyen yıllarda adından hayli bahsettirecek olan Nihat Aybars oldu. Ofluoğlu yılmadı, ertesi sene yine hazırlandı sınava. Ancak bu kez de sınavı İsmet Ay kazandı. Ofluoğlu tiyatrodan vazgeçmedi ama hayatını idame ettirmek zorundaydı. Maden mühendisi olmaya karar vererek Zonguldak’a gitti. Sahne tozu yerine, Üzülmez Ocağı’nda kömür tozu yutmak kalbinde derin yaralar açtı. Eğitim ve askerliğin ardından, yedi yıl sonra İstanbul’da göreve başladı. Hayvan Borsası’nda bir memur olmuştu. Tiyatrodan uzak kaldığı yıllarda, arkadaşı Faruk Kenç’in yardımlarıyla bazı sinema filmlerinde oynadı. Ama onun tutkusu tiyatroydu. Kendi söylemiyle, “perde açıldıkça yükselen bir avuç alkış”ı istiyordu. Annesi oğlunun tiyatrodan uzak kaldığı için yaşadığı üzüntüye dayanamadı ve hiç tanımadığı birine, usta tiyatrocu Muhsin Ertuğrul’a mektup yazdı. Mektupta oğlunun tiyatro sevdasını uzun uzun anlattı. Ertuğrul, bu samimi mektuba kayıtsız kalamayarak Mücap Ofluoğlu’nu Şehir Tiyatroları’na çağırdı. Şöyle demişti Ertuğrul: “Anne sevgisinin destanı olan mektubu defalarca okudum. Çocuğunuzu bekliyorum, gelsin bana. Kendisini tanımak ve meşgul olmak isterim.

  ”MADENCİLER IŞIĞI GÖRÜR

Mücap Ofluoğlu'nun hayatının da madenden geçtiğini belirterek değinen Sunay Akın, "İstanbul'dan Ankara'ya tiyatro seçmeleri için giden Mücap Ofluoğlu, seçilemedikten sonra işsiz kaldığı için Zonguldak madenlerinde çalışmaya başlıyor. Yerin 1500 metre altında bile fenerlerle aydınlattığı yerde arkadaşlarına tiyatro yapan Mücap, arkadaşlarını Zonguldak'a gelen bir tiyatroya götürüyor. Tiyatroyu izlerken ağlayan Mücap'ı gören arkadaşları sonraki gün aralarında topladıkları para ile Mücap'ın yerinin maden olmadığını söylediler. Ondaki ışığı gören madenci arkadaşları onun tiyatrocu olması gerektiğini söylediler. Onu madene almayıp kendisine bir fırsat vermesi için İstanbul'a yolladılar. Madencilerimizin değerini bilelim ve değerini bilmediğimiz ve tanımadığımız önemli kişiler, madencisinden tiyatrocusuna kadar hepsi bizim ayıbımızdır" dedi.    

https://www.sondakika.com/haber/haber-akin-isik-aydinliktakilere-verilmez-6062095/

                 
https://www.kulistiyatro.com/post/2018/01/14/bir-%C3%B6m%C3%BCr-tiyatro-m%C3%BCcap-ofluo%C4%9Flu 

(Bu kez masa başında değiliz, 

uygun aralıklarla, 

gerekli önlemlerle oturuyoruz.)

Masa Başı Söyleşileri devam ediyor

Zonguldak’ta 20 yıldır kültür-sanat ortamı sunan Sergi Odası, masa başı söyleşilerinin altıncısına ev sahipliği yapacak.  

12 Ağustos 2020 Çarşamba günü 17.30'da başlayacak olan söyleşiye Çağdaş Hasad'dan Atilla Kaya ve yerel Susma Gazetesi'nden Bahaddin Arı katılacak.

Konuşmacılar, katılımcılarla birlikte kentin kültür-sanat hayatı üzerine yakın geçmişi ve geleceği değerlendirecekler.

Karikatürist, Çizer Paylaş Kiraz - Tiyatrocu Engin Çöl

Bugüne kadar gerçekleşen ilk beş söyleşiye kültür-sanat çevresinden Yüksel Yıldırım, Erhal Koltuk, Ramazan Yıldız, Hikmet Kuşhan, Kürşat Coşgun, İ.Kerem Öztürk, İbrahim Akyürek, Özlem Yücesan, Abdullah Bakır, Alaaddin Kara, Necdet Kutoğlu, Mehmet Türkçelik, Atilla Öksüz, Ahmet Tokyay, Engin Çöl ve Paylaş Kiraz katıldı.
........................
www.67sergi.blogspot.com

(Bu kez masa başında değiliz, uygun aralıklarla, gerekli önlemlerle oturuyoruz.) 

 SergiOdası 

Mithatpaşa Mahallesi Zübeyde Hanım Cad. 19

Arı İşhanı Kat 1 (Zafer Eczanesi Üstü)

0552 331 38 47 Zonguldak

Yeni

Zonguldak'la sahil beldelerinden birinde gizemli bir cinayet işlenmiştir. O sırada tamamen farklı nedenlerle yörede bulunan özel dedektif Kerim Ülkü, tüm kasabayı derinden sarsan bu korkunç olaya kayıtsız kalamaz ve katili yakalamak için kolları sıvar. Ancak bu kez, cinayeti Ülkü Lokantası'nın üstündeki özel odasından değil, bizzat olay yerinde ve katille adetâ köşe kapmaca oynayarak çözmesi gerekmekte' dir.

Kerim Ülkü Dedektif Romanları dizisinin bu ikinci kitabında Gencoy Sümer, yine kapalı oda cinayetine benzer bir gizemle çıkıyor karşımıza. Cinayet sonrası yaşananları tüm yönleriyle ele alırken okurlardan hiçbir ipucunu gizlemiyor, onları da soruşturmaya dâhil ediyor.

Mavi Kolye, zekice örülmüş kurgusu, içerdiği akıl oyunları ve sürpriz finaliyle ilk satırından itibaren sizi içine çekecek bir polisiye roman... 2020

  Necdet Özsaygın’ı kaybettik

Zonguldak Belediye Kültür Merkezi’nde (BKM) uzun yıllar sahne ve ışık sorumlusu olarak görev yapan, sanat dostu eski basgitarist Necdet Özsaygın geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.

http://www.halkinsesi.com.tr/m/zonguldak/necdet-ozsaygini-kaybettik-h55871.html 
     
https://susmagazetesi.com/2020/08/06/devrimcilerin-necdet-abisi-kalbine-

Zonguldaklı Yazarlar, Zonguldak'ı Yazanlar:

  Zonguldak Kitapları  

 Bizim şehirde doğanlar; Bizim şehiri yazanlar;  

Ziya Mısırlı, İrfan Yalçın, Metin İlkin, Zihni T.Anadol, Egemen Berköz, Donald Quataert, Sina Çıladır, Metin Köse, Levent Ağralı, Doğan Katırcıoğlu, Mehmet Yılmaz, Erol Çatma, Doğu Karaoğuz, Milay Köktürk, Murat Beyazyüz, Hüseyin Koca, Murat Kara, Mehmet Sucu, Güngör Karauğuz, Cumhur Aksel, M.Emin Eren, Fahri Bozbaş, Kadir Tuncer, Yılmaz Erdoğan, Fatih Akın, Hamit Kalyoncu, Mümtaz Sosyal, Rıfat Ilgaz, Kemal Anadol, Tınaz Titiz, Rüştü Onur, Ekrem Murat Zaman, Ali Kaya, Ahmet Naim, Noyan Yılmaz, Mehmet Seyda, Taylan Özbay, Gürdal Özçakır, Yılmaz Çetiner, Hikmet Bila, Fikret Bila, Erol Sarıal, Muzaffer Oruçoğlu, Turhan Oral, E.Atilla Aytekin, Leyla Şahin, İbrahim Tığ, Kürşat Coşgun, Ali Bahadır, Osman Zeki Oral, Ferruh Niyazi Ayoğlu, İlhami Sosyal, Çetin Sezgin, Savaş Büke, Alaaddin Kara, Muzaffer Tayyip Uslu, Orhan Yayla, Haluk Çobanoğlu, Yusuf Sevinçli, Yücel Namal, Mustafa Yüce, Alaattin Timur, Mahmut Hamsici, Sevkuthan N.Karakaş, Saffet Can, Gökhan Taner Günsan, Aydın Karahasan, Burhan Solukçu, Behçet Necatigil, Osman Günay, Hüseyin Şeker, Sefer Köse, Fahrettin Koyuncu, Yılmaz Dikbaş, Yelda Karataş, Cem Küçük, Saime Toptan, Mustafa Ziyalan, Aykut Küçükkaya, Fatma Kılıç, Hakan Yılmaz Çebi, Salah Birsel, Erdal Ablak, Emrah Bilge Merdivan, Mustafa Gencer, Mübeccel Kıray, Zeynep Avcı Ataş, Tümer Metin, Nurşen Gürboğa, A.Ertan Mısırlı, Mevlüt Kırnapçı, Hasan Ataman, Ş.Teoman Duralı, Yasin Kayış, Mehmet Şevket Eygi, Müfide Güzin Anadol,  Göktuğ Halis, Alim Erginoğlu, Celil Kiraz, Levent Çelik, Mithat Yaban, Sami Sülük, Sefer Köse, Selman Kayabaşı, Gülseren Gürtürk Arslan, Kübra Teke, Çiğdem Tavkul, Vedat Dinç, Maksude Çubukçu, Mehmet Haberal, Gürgen Öz, Şerafettin Üstünkol, Mehmet Çanakçı, Cahide Birgül,  Seyfettin Ceylan., İ.Behçet Kalaycı, Nihat Can Kantarcı, Sedat Kısa, Esra Erkeç, Gülden Işık, H.Tuğrul Atasoy, Mehmet Paşakahyaoğlu, Musa Bilik, Kurtuluş Ayyıldız, Can Kartoğlu, Hayri Sarı, Köksal Toptan, İbrahim Akyürek, Tahir Tamer Kumkale, Sabahattin Batur, Ülgen Oskay, Üstüngel Arı, Hande Suher, William Ainsworth, Halil Yapağılı, Caner Yaman, Kerem Ali Boyra, Tuncer Tozsin, Mustafa Sözen, Mustafa Erturhan, Murat Soydaş, Mustafa Hoş, Hülya Demircan Şeref, Emin Özgönül, Fatoş Yağcı, Yılmaz Yedikel, Tamer Güven, Engin Öztabak, Seyfi Onat, Celal Kocaman, Mete Arif Tokmak, Hasan Başar, Kemal Yurtbay, Yeşim Demir, Aykut Erdoğdu, Yaşar Miraç, Semra Kocabaş, Doğan Şadıllıoğlu, 
Sabriye Çağırıcı, Sadun Duran, Behçet Kemal Çağlar, Tahir A. Karauğuz, Kemal Köksal, Ali Sarıkoyuncu, Melâhat Türk, Rasim Türk, Selma Aydın, Ümran Nazif Yiğiter, Osman Zeki Ünlütürk, İsmet Kür, Engin Erkin, Nora Şeni, Yakup Ertosun, Kadriye Canlı, M.Hamdi İlhan, İhsan Kukul, Ali Koçal, Şenol Kuşcu, Hamza Çeştepe, Hasan Vergil, Taner Damcı, Yüksel Şahin, Can Şafak, Mehmet Ali Gürol, Nuran Atasoy, Özge Saraçlı, Hasan Sankır, Sebati Ataman, Şenay Gökbayrak, Gülsen Kılıçaslan, Yaprak Öz, Erdal Erdem, Behiç Sonbay, Mustafa Kıçkı, Hülya Tozlu, Doğuş Kökarttı, Mustafa Erkan, Fikret Arıt, Kemal Büyükgüzel, Ömer Karahasan, Mazhar Çiçek, Sadık  Yılmaz, Kamuran Karabalık, Burhan Akbaş, Mustafa Canbaz, Hasan Akbaş, Ozan Bodur, Salim Çalık, Eminalp Malkoç, Şükran Balekoğlu Yamak, Hasan Özer, Osman Arıcan, A. Erinç Erdal Yıldırım, Kübra Akgün, Arda Karadavut, Merve Menteşe, P. Nurdan Gümüştepe, İdris Özyol, Ersoy Dede, Alper Şahin, Atilla Barutçu, Figen Uzar Özdemir, Raif Tokel, Zeynep Derin Ar, Erhan Erkut, Atılay Durmaz Demiroğlu, Hasan Kalyoncu, Ayça Erinç Yıldırım, Ahmet Yaşar Akkaya, Mesut Özil, Tansu Yıldırım, Ferdi Asım Hellaç, Hikmet Kuşhan, Çiğdem Çıdamlı, Yaşar Ķanbur, Yusuf Yelkenci, Burhan K. Kurmalı, Turgay Atalay, Cevat Kenanoğlu, Ahmet Hamdi Dinler, Nihat Yasa, Müşerref R. Köktürk, Özer Eroğlu, A.Hilmi Seçkin, Erol Yıldız, Vehbi Özkan, İlhan Tekeli, Veysel Aysel, İ.Hakkı Sunata, Fikriye Demir, Necati Demir, Mehmet Yüce, Metin Sözüçetin, Hasan Yüksel Tarakçı, Zühal İzmirli, Kamile Kayakaçan, Gülşah Demirci, Oral Yılmaz, Yasin Çiçek, Gül Güleryüz,  Yiğit Kerim Arslan, Havva Aykıt, Şebnem Sankır, Mehmet İnam, Yücel Fuat Filizler, Ali Eşki, Esra Güner Hacıoğlu, Nurettin Uçar, Melih Ersoy, Ayça Erinç Yıldırım, Hüseyin Yerlikaya, Ayşe Kaplan, Kemal Büyükgüzel, İ.Kerem Öztürk, Hasan Özer, Ali Değirmenci, Gül Banu Duman, Hafize Şentürk Sualp, Onur Başören, Muharrem Akman...

SergiOdası
Mithatpaşa Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesi 19 Arı İşhanı Kat.1 

(Japon Pazarı'na 20 m. Zafer Eczanesi Üstü)  Zonguldak

  ,Ağustos 2020  

Eksik ve yanlışları lütfen bildirin: 

67sergi@gmail.com 

Devrek'te 'Baston Müzesi' ziyaretçileri bekliyor

Zonguldak İl Özel İdaresi'nce yürütülen 'Devrek Baston Satış Merkezi, Müzesi ve Doğa Kültür Parkı' projesi kapsamında ilçeye bağlı İsmetpaşa Mahallesi Çay Sokak Hışıroğlu mevkisinde 60 dönüm arazi üzerine, içinde 'Baston Müzesi', baston üretim atölyeleri ve yöresel ürünlerin satıldığı 'Devrek Bastoncular Çarşısı' yapıldı. Kızılcık ağacı dallarından birbirinden farklı figürlerle tamamen el işçiliğiyle yapılan Devrek bastonunun 250 yıllık geçmişi, çarşı içindeki Türkiye'nin ilk 'Baston Müzesi'nde sergilenmeye başladı. Farklı boy ve tasarımlarda bastonların sergilendiği müzede ayrıca geçmişten bugüne ünlü baston ustalarının fotoğrafları ve biyografileri yer alıyor. Geçen yıl eylül ayında açılan müze yerli- yabancı turistlerin de ilgisini çekiyor. Müzede, dünyanın birçok ülkesinde üretilen bastonlar da sergileniyor. Müzeyi gezen ziyaretçiler, aynı alanda bulunan atölyelerde baston üretimini izleyip satın alabiliyor.

https://www.facebook.com/Bastonmzesi/ 
       
http://www.pusulagazetesi.com.tr/devrekte-baston-muzesi-ziyaretcileri-bekliyor-152180-haberler.html 

B. Sadık Albayrak 

      

Özlem Yücesan ve Ayhan Kiraz Yeni Gelen'de... 

Üçüncü yılına giren Yeni Gelen (Red, Kurgu, Ütopya) Dergisi'nin bu ayki sayısında Yücesan ve Kiraz yazı ve karikatürleriyle yer buldu.

Özlem'in "Toplum Sağlığı mı? Cilalı Sağlık mı? başlıklı yazısına Ayhan'ın iki karikatürü eşlik etti.

Aylık edebiyat dergisini Sergi Odası'nda bulmak mümkün.

“ZONGULDAK'IN JEOLOJİK 
MİRASI FALEZLER SAHİPSİZ!”

Zonguldak Falezleri hakkında bilgi veren Antalya Jeoloji Mühendisleri Odası yetkilileri , “Antalya'nın falezleri mi, Zonguldak'ın falezleri mi?" dense, Zonguldak falezlerini çoğu yurttaş bilmez, hiç duymamıştır.Oysa, neredeyse bir yarımada olan Zonguldak'ın koruma altındaki 'yeşil cennet' Fener Semti bile, bir yarım çemberle çevrili, yüksekliği yer yer 40-50 metrenin üzerinde olan falezlerin üstünde konumlanır. Ereğli-Zonguldak kıyıları boyunca bir falez cenneti uzanır ama kent içinde falezler Balkayası'ndan başlayıp, Karakum'a doğru alçalarak, Liman Arkasında yeniden başlayıp Feneri dolanarak Deniz Kulübü'ne, oradan Tünelağzı'na ulaşır ve Emirgân'ın altında, Tersane üzerinde 100 metreyi bir hayli aşar. Tersane Plajı-Ortakapuz-Kapuz arasında da kayalıklara dönüşür. Kapuz Yarımadası da tıpkı Fener Semti gibi ama yer yer Fener'den daha yüksek, eşsiz falezlerin üzerinde yer alır. Uzunkum Plajı'nda sonlanır ama bitmez, Plajdan sonra yeniden boy gösterir. Kimselerin bilmediği, işte böyle benzersiz falezlere sahiptir Zonguldak ili.” şeklinde açıklamada bulundu.

  KISACA FALEZ  
 https://www.inanisgazetesi.com/haber-zonguldak-In-jeolojik-mirasI-falezler-sahipsiz-40647.html 

 

Çaycuma eski cezaevi “müze-kütüphane” olarak kullanılmak üzere Çaycuma Belediyesine devredildi.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, “Çaycuma tarihinde önemli bir yer tutan, belli yaşın üstündeki tüm Çaycumalıların hatırasında yeri olan eski cezaevini, kütüphane müze olarak Çaycuma’ya yeniden kazandırıyoruz. Bir cezaevini kütüphaneye dönüştürmenin yanı sıra, kent hafızasında yer tutan bir bellek mekânı koruyup, gelecek kuşaklara aktarmaktan dolayı çok mutluyum. Geçmiş dönemlerde bu tip bellek mekânların korunması için maalesef çok ihmalkâr davranıldı. Bizi köklerimizle buluşturup Çaycumalılık duygusunu yaşatacak birçok eser yıkılarak yok edildi. Eski cezaevi, elimizde kalan az sayıdaki mimari yapıdan biriydi ve o nedenle de bize tahsis edilmesi son derece önemli. Biz binanın aslını hiç bozmadan yepyeni bir fonksiyon kazandırarak Çaycuma’nın hizmetine sunacağız. Kente yeni sosyal bir merkez kazandırırken kentin belleğini, hatıralarını da diri tutacağız” dedi.

https://caycuma.bel.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=2537:caycuma-ya-bayram-mujdesi&catid=9:haber-arsivi&Itemid=181

Masa Başı Söyleşileri devam ediyor

Zonguldak’ta 20 yıldır kültür-sanat ortamı sunan Sergi Odası, masa başı söyleşilerinin beşincisine ev sahipliği yapacak.  

05 Ağustos 2020 Çarşamba günü 17.30'da başlayacak olan söyleşiye Tiyatrocu, Eğitmen Engin Çöl ile genç Karikatürist Paylaş Kiraz katılacak.  

Konuşmacılar, katılımcılarla birlikte kentin kültür-sanat hayatı üzerine yakın geçmişi ve geleceği değerlendirecekler.

Bugüne kadar gerçekleşen ilk dört söyleşiye kültür-sanat çevresinden Yüksel Yıldırım, Erhal Koltuk, Ramazan Yıldız, Hikmet Kuşhan, Kürşat Coşgun, İ.Kerem Öztürk, İbrahim Akyürek, Özlem Yücesan, Abdullah Bakır, Alaaddin Kara, Necdet Kutoğlu, Mehmet Türkçelik, Atilla Öksüz ve Ahmet Tokyay katıldı.

(Bu kez masa başında değiliz, uygun aralıklarla, gerekli önlemlerle oturuyoruz.) 
 SergiOdası 
Mithatpaşa Mahallesi Zübeyde Hanım Cad. 19
Arı İşhanı Kat 1 (Zafer Eczanesi Üstü)
0552 331 38 47 Zonguldak

Yeni

Yazar-Çizer
Behzat Taş Hazırladı:

          

https://tersdergi.com/

Zonguldak’ta doğdu. Orta öğrenimini Zonguldak TED Koleji’nde tamamladı. 
Küçük yaşlarda karikatürle tanıştı. İlk karikatürü Gırgır Dergisi’nde yayımlandı. Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü’nde okurken Eskişehir’de yerel gazetelerde mizah sayfaları hazırladı. Öğrencilik yıllarında çeşitli ulusal karikatür yarışmalarında ödüller kazandı.

İstanbul Üniversitesi Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri Bölümü Latin Dili ve Edebiyatı anabilim dalından mezun oldu. Devam ettiği bir diğer okul ise Gırgır mizah dergisi oldu. Limon, Çarşaf, Pişmiş Kelle dergilerinde çizdi. 2003 yılında arkadaşlarıyla birlikte Kırmızı Alarm mizah dergisini kurdu. Çeşitli günlük gazetelerde grafiker ve karikatürist olarak çalıştı.

2006 yılından bu yana genç kuşaklar için çizgili kitaplar üretiyor. İlk kitabı Anadolu’nun Eski Sakinleri, MEB Sosyal Bilgiler ders kitaplarında kaynak kitap olarak gösterildi. Oluşturduğu Lithos Grubu’yla tarih, bilim, kültür konuları ve antikçağ Anadolu’suyla ilgili öykü ve senaryolar hazırlamaya devam ediyor. Karikatürcüler Derneği, TGC ve TSYD üyesidir.

http://golgelerkitap.com/yazarlar/

Fotoğraf

Dersimiz Fotoğraf: Ücretsiz

Bakanlıktan sanatçılara: Sizi bir şekilde atacağız, boşa uğraşmayın

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı kuruluşlarda çalıştıkları sırada sözleşmeleri yenilenmeyerek işsizlikle karşı karşıya kalan, aralarında tiyatro oyuncularının da olduğu 350’nin üzerinde kişi Covid-19 sürecinde zor günler yaşadı. Sözleşmelerin yenilenmemesinin ardından yargıya başvuran sanatçılar idarenin işlemine karşı yürütmeyi durdurma kararları almalarına rağmen ya işe geri alınmadı ya da bir aylık geçici sözleşmeler yapılarak yeniden işsiz kaldı.

Mahkeme kararlarının hiçbir kayda ve şarta bağlı olmaksızın yerine getirilmesi gerektiğini belirten Kültür Sanat-Sen Başkanı Hülya Eryetli, “Yürütmeyi durdurma kararı çıktıktan sonra bakanlık bunu uygulamaktan imtina ediyor ya da bir aylık sözleşmeler yapıyor. Hatta, ‘Siz mahkemeyi kazanıp işe dönseniz bile biz sizi bir şekilde işten atacağız, hiç boşuna uğraşmayın’ söylemlerini dile getiriyorlar. Bu hem hukuk bilmezlik hem vicdansızlıktır. Devleti yöneten idari kadroların böyle bir şey yapma lüksü yok” dedi.

https://www.gazeteduvar.com.tr/kultur-sanat/2020/08/02/bakanliktan-sanatcilara-sizi-bir-sekilde-atacagiz-bosa-ugrasmayin/