21 Kasım 2020

Haluk Çobanoğlu / 2013

     "1970’lerin Zonguldak’ında yetiştim ben.

Toplumsal hareketlerin son derece gözde, insanların politikaya yakın, dünyadan haberdar, yaşayan nüfusun Türkiye ortalamasının üstünde sosyal bir çevreye sahip olduğu bir yerdi. Muzaffer Tayyip Uslu ve Rüştü Onur gibi iki önemli şairin yetiştiği sosyal çevrede yetiştim. Yine de bireysel olarak çok net hatırladığım bir şey var. Evde siyah beyaz bir fotoğraf var. O vakitler grup fotoğrafı çektirmek pek bir moda idi; komşularla, gelen misafirlerle filan ve ben bir grup fotoğrafı çekilirken arkamı dönmüşüm. Haberli ve dayatılan bir şey var ya, muhtemelen onu sevmemişim. Babam çok kızmıştı. Şimdilerde fotoğraf çektirmeyi benim oğlum da sevmiyor, kızamıyorum ona. Fotoğraf çok sonradan girdi hayatıma. Üniversiteden sonra. Eskiden fotoğraf makinesi almak da çok zordu. Zonguldak’ta bizim bir komşumuz, Ahmet Şerifoğlu sportmen bir abimizdi, maratoncu. Hatta sonradan Zonguldak’ın Kilimli ilçesinde adını futbol stadyumuna verdiler. Kömür işletmesinde çalışıyordu. Ek iş olarak fotoğrafhane açtı. Aile fotoğrafları, vesikalıklar çekiyor. Tonla para harcayarak iki tane Nikon ve iki tane flaşı olmayan sabit ışık almıştı. "
KOAN, Halûk Çobanoğlu, Espaskitap, 2020, fotoğraflar: Ali Taptık / Onagöre