09 Mayıs 2021

 

  "Öncelikli davam Çorlu, birbir hesabı sorulduktan sonra, bu süreçte bize vicdansızca, merhametsizce insanlıktan yoksun şekilde davranan herkese de bunun hesabı sorulacaktır. Ben unutmadım Ankara’da üzerime yürüyüp beni yolun ortasına fırlatan bana “Şov yapıyorsun” diyen polis amirini, hâlâ gözümün önünde, o dava eylül ayında. Ben unutmadım, hâkimlerin 25 kişinin öldüğü bir katliamda 4 alt düzey memura 3 yıl vererek geçiştirip, en ufak bir eleştiriyi kaldıramayıp, “üç maymunu oynuyorlar” dediğim için bana açtıkları davayı... Yapılan hiçbir şeyi unutmuyorum. Zaman üstünü örtmeyecek, içimdeki öfke daha da yükseliyor. Zamanı geldiğinde bütün hesaplar görülecek."

Dava sürecinde bazen yalnız kaldığınız da oluyordu ama değil mi?

  İnsanlar siyasi olaylardan korkuyorlar. Duruşu sergilemek belki de onlara külfet gelebiliyor. İnsanları anlamıyor değilim. Biz çok adalet nöbetleri tuttuk Çorlu’da, Çerkezköy’de, Tekirdağ’da, Uzunköprü’de... 25 kişi Trakya’dan can verdi, en çok destek almamız gereken halk, Trakya halkı nöbette yanımızda yoktu. Bakıp geçiyorlardı... Bu tür davalar biraz politik. İnsanlar çekiniyorlar. Herkesin bir hayatı, umutları var... Bizim mücadelemiz evlatlarımızı geri getirmeyecek ama asıl mücadele başka çocuklar, canlar yaşasın diye...

Bugün için annelere mesajınız var mı?
  Çocuklarıyla bol bol vakit geçirsinler, anı biriktirsinler. Fotoğraflar, videolar, çeksinler. Evlatlarını kaybedecekler diye değil, ilerleyen zamanlarda bir araya gelince paylaşmak için... Ben iyi ki o anıları biriktirmişim Arda ile... O kadar çok ki anlatamam size. Anneler daha anlayışlı olsunlar, kıymetini bilsinler çocuklarının...